Sirkadiyen Ritme Uyumlu Aralıklı Oruç: Sağlıkta Yeni Dönem

7/24 ACİL SERVİS
/

Sirkadiyen Ritme Uyumlu Aralıklı Oruç: Sağlıkta Yeni Dönem

Sirkadiyen ritimle uyumlu aralıklı oruç uygulamaları, metabolizmayı dengeleyerek bağışıklık, kilo kontrolü ve hormonal sağlık üzerinde olumlu etkiler yaratmaktadır.

Aralıklı oruç (Intermittent Fasting - IF), son yıllarda özellikle metabolik sağlığı geliştirmek isteyen bireyler arasında oldukça popüler hale gelmiştir. Bu beslenme modeli, vücudun biyolojik saatine yani “sirkadiyen ritim”e uyumlu şekilde uygulandığında sağlık üzerindeki etkileri daha da belirginleşmektedir.

Sirkadiyen ritim, vücudun güneş ışığına bağlı olarak gelişen biyolojik döngüsüdür. Sabah saatlerinde aktifleşen hormonlar ve akşam saatlerinde devreye giren tamir mekanizmaları, beslenme ve sindirim süreçlerini de doğrudan etkilemektedir. Örneğin sabah saatlerinde pankreas, kan şekerini düzenleyen insülin hormonunu daha etkili şekilde salgılarken, akşam saatlerinde bu etkinlik azalır. Bu nedenle akşam yemeği sonrası tüketilen besinlerin yağ olarak depolanma riski artar.

Metabolizma gündüz enerji üretimiyle (katabolizma), gece ise tamir ve yenilenmeyle (anabolizma) ilgilenir. Bu süreçlerde etkili olan hormonlar arasında kortizol (gündüz) ve melatonin (gece) yer alır. Kortizol sabah uyanmamıza yardımcı olurken, melatonin gece saat 21.00 civarında salgılanarak vücudu dinlenme moduna geçirir. Bu saatlerde insülin salınımı da yavaşladığı için yemek yeme eyleminin sona ermiş olması önemlidir.

Aralıklı orucun en yaygın formu olan 16/8 sisteminde, bireyler günün 8 saatlik bir bölümünde yemek yer ve kalan 16 saat boyunca kalori almaz. Açlık süresince su, şekersiz bitki çayları ve sade kahve serbesttir. Ancak bu uygulamanın sağlıklı olabilmesi için yalnızca zaman kısıtlamasına değil, aynı zamanda sirkadiyen döngüye de dikkat edilmelidir. Güneş doğduğunda yemek yemeğe başlanmalı, melatonin salgılanmadan 3-4 saat önce yemek sonlandırılmalıdır.

Sirkadiyen ritimle uyumlu oruç uygulamaları, leptin hormonunun dengesini de iyileştirir. Leptin, tokluk hissi veren bir hormondur ancak insülin direnci gibi leptin direnci de görülebilir. Leptin düzeyleri genellikle gece saat 02.00 civarında en verimli şekilde salgılanır ve bu saatlerde kan şekeri düşük olmalıdır. Yani gece aç kalmak, hem leptin salınımını artırır hem de iç organ yağlarının yakılmasını destekler.

Aralıklı orucun yalnızca kilo kontrolü değil, bağışıklık sistemi, zeka gelişimi, hücre onarımı ve hormonal denge üzerinde de olumlu etkileri vardır. Yapılan bilimsel çalışmalarda, gece aç kalan bireylerin bağışıklık sisteminin daha güçlü olduğu, öğrenme kapasitelerinin arttığı, karaciğer yağlanmasının azaldığı ve tip 2 diyabet riskinin düştüğü görülmüştür.

Sonuç olarak, aralıklı orucu sirkadiyen ritme uygun şekilde uygulamak; sadece kilo kaybı değil, genel sağlıkta da kalıcı iyileşmeler sağlar. Gün batımından önce son öğünü yemek ve gece 23.00’e kadar uykuya geçmek, bu beslenme modelinin en yüksek fayda ile uygulanmasını sağlar. Modern yaşam temposunda her ne kadar zor olsa da bu düzenlemenin, vücut için doğal olan ritme dönüşü simgelediği unutulmamalıdır.

Sonuç Öğren Randevu Al WhatsApp İletişim