
Göz Açıkken Uyumak: Mikrouyku Atakları
Hiç gözleriniz açıkken bir anlığına etrafınızdan tamamen koptuğunuz oldu mu? Araba kullanırken yolu unutmak, bir konuşmayı dinlerken birden "neredeydim ben?" diye sormak… Bunlar sadece yorgunluk değil, belki de "mikrouyku" dediğimiz kısa süreli bilinç kaymalarıdır.
Mikrouyku, saniyeler süren ve kişinin farkında olmadan yaşadığı, uyanıklıkla uyku arasındaki bir bilinç halidir. Gözler açık olsa bile, kişi o an çevresini algılamaz; boş bakışlar, başın öne düşmesi, göz kapaklarının ağırlaşması gibi belirtiler görülür. Genellikle uykusuzluğun ve yoğun yorgunluğun bir sonucudur.
Bu kısa süreli kopuşlar tehlikesiz gibi görünse de özellikle dikkat gerektiren durumlarda — örneğin araba kullanırken, makine başında çalışırken veya bir cerrahi işlem sırasında — ciddi sonuçlar doğurabilir. Nitekim, birçok trafik kazasının ardında mikrouyku atakları olduğu düşünülüyor. Uykulu sürüş (drowsy driving) bu yüzden birçok ülkede ayrı bir trafik güvenliği konusu olarak ele alınıyor.
İlginçtir ki bu ataklar genellikle günün ortasında ya da akşam saatlerinde, yani vücudun doğal ritminin düşüşe geçtiği zamanlarda daha sık görülür. Beynimiz, özellikle uykusuz kaldığımız gecelerin ardından, gün içinde fark ettirmeden kısa süreli "uyku molaları" verir. EEG (beyin dalgalarının ölçümü) ile yapılan araştırmalar, uyanık görünen bir beynin bazı bölümlerinin aslında uyku moduna geçtiğini göstermiştir.
Bu durum yalnızca uyku hastalığı olan kişilerde değil, yoğun çalışan, stresli, düzensiz uyuyan birçok sağlıklı bireyde de görülebilir. Özellikle gün içinde sürekli dalgın hissediyorsanız, zaman zaman ne yaptığınızı unutuyorsanız, bu bir sinyal olabilir.
Mikrouyku bize şunu hatırlatıyor: Uyku bir lüks değil, bir ihtiyaçtır. Vücudunuzun ve beyninizin bu ihtiyacı ne zaman ve nasıl karşılayacağına her zaman siz karar veremezsiniz. Eğer uyumazsanız, bedeniniz bir yolunu bulup sizi bir şekilde "uyutur".
Unutmayın, gözünüz açık olsa bile beyniniz kapanabilir. Uykuyu hafife almayın, çünkü bazen bir saniyelik dalgınlık, bir ömre mal olabilir.
Eğer gün içinde sık sık dikkat kaybı yaşıyor, dalgınlık ve yorgunluk hissiyle baş edemiyorsanız, mutlaka bir nöroloji hekimine başvurun. Hekiminiz gerek görürse sizi bir uyku laboratuvarına yönlendirebilir.
Uyku laboratuvarlarında, gece boyunca uykunuz detaylı olarak izlenir ve değerlendirilir. Solunum durmaları, bacak hareketleri, kalp ritmi, beyin dalgaları ve uyanıklık-uyku geçişleri gibi birçok parametre kaydedilir. Bu inceleme sayesinde uykusuzluğun altında yatan neden belirlenebilir ve uygun tedavi planlanabilir.
Dr Önder Kuzu
NÖROLOJİ UZMANI